-Uçmağa varışının 34. yıldönümünde Atsız Ata'yı rahmetle anıyoruz...-
YOLLARIN SONU
Bugün yollanıyorken bir gurbete yeniden
Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize.
Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden
İtler bile gülecek kimsesizliğimize.
Gidiyorum: Gönlümde acısı yanıkların...
Ordularla yenilmez bir gayiz var kanımda.
Dün benimle birlikte gelen tanıdıkların
Yalnız bir hatırası kaldı artık yanımda.
Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz;
Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağı'na.
Halbuki yoldaşını bırakıp kaçanların
Degişilir topu da bir sokak kaltağına.
İster düşün... Kendini ister hayale kaptır...
Uzar, uzar, çünkü hiç sonu yoktur yolların.
Bakarsın aldanmışşın, gördüğün bir seraptır
Sevimli bir hayale açılırken kolların.
Ey doğunun alnımı serinleten rüzgarı!
Ey karanlıkta bana arkadaşlık eden ay!
Arzularim bir oktur, aşar ulu dağları,
Düştüğü yer uzakta dilek adlı bir saray.
O sarayda bulunca Tanrılaşan erleri
Artık gözüm arkaya bir daha dönmeyecek.
Hepsi sussa da "Kür Şad" uzatarak elini:
"Hoş geldin oğlum ATSIZ, kutlu olsun" diyecek.
Hüseyin Nihal ATSIZ
Bugün yollanıyorken bir gurbete yeniden
Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize.
Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden
İtler bile gülecek kimsesizliğimize.
Gidiyorum: Gönlümde acısı yanıkların...
Ordularla yenilmez bir gayiz var kanımda.
Dün benimle birlikte gelen tanıdıkların
Yalnız bir hatırası kaldı artık yanımda.
Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz;
Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağı'na.
Halbuki yoldaşını bırakıp kaçanların
Degişilir topu da bir sokak kaltağına.
İster düşün... Kendini ister hayale kaptır...
Uzar, uzar, çünkü hiç sonu yoktur yolların.
Bakarsın aldanmışşın, gördüğün bir seraptır
Sevimli bir hayale açılırken kolların.
Ey doğunun alnımı serinleten rüzgarı!
Ey karanlıkta bana arkadaşlık eden ay!
Arzularim bir oktur, aşar ulu dağları,
Düştüğü yer uzakta dilek adlı bir saray.
O sarayda bulunca Tanrılaşan erleri
Artık gözüm arkaya bir daha dönmeyecek.
Hepsi sussa da "Kür Şad" uzatarak elini:
"Hoş geldin oğlum ATSIZ, kutlu olsun" diyecek.
Hüseyin Nihal ATSIZ
1 yorum:
Atsız'a
Bugüne mahsus değil, gurbete yollanışım,
Arkama baktığımda solgun bir gölge tek iz
İlk kez değil; bu yolda köpeklere yoldaşım
Var mı dünyada söyle, benden daha kimsesiz.
Unuttum acısını çoktan yanıklarımın,
Ordulara ne gerek! Kan çekildi damardan.
Dost dedim adlarına eski sanıklarımın
Kaybettim hatıramı, yenik çıktım kumardan.
Yüreğim yufka; lakin var mı aşmadığım yol?
Tanrı Dağı gölgemi saklayan hayal oldu.
Gel, köpeksen de sen gel, bu kez de sen yoldaş ol,
Zira dost dediklerim, kaltaklarla kayboldu.
Bıraktım düşünmeyi hayal bile imkansız,
Biter dediğim yolun sonu mezarmış meğer,
Heyhat!Ben aldanmışım, ölümden de zamansız,
Kurduğum hayallerim kuyum kazarmış meğer.
Doğunun rüzgarları ısındı bir zamandır,
Gece güneş, gündüz de yıldızlarla arkadaş,
Arzularım nihayet apacı bir hüsrandır,
Saray enkazlarında git dilek diye uğraş.
O enkazda bulunca ruhsuzlaşan milleti,
Artık başım yukarı bir daha kalkmayacak,
Biz sustuysak da Kürşad, görünce bu zilleti,
Defol git ey Bahadır, lanet olsun diyecek...
Bahadır Köse
Yorum Gönder