BEŞİNCİ MEVSİM
Düştü can evime dördüncü cemre;
Dünyayı üçüncü gözümle gördüm.
Dörtyüzseksenbeş gün çekti bir sene,
Onaltıncı aya takvimsiz girdim!
Aynalara baktım korku gösterdi,
Saatler her sabah kırkı gösterdi,
Namlular, nişanlar Türk'ü gösterdi;
Hayatım boyunca hedefte durdum!
Gül sundum yediler, koklamadılar.
Armağan can verdim saklamadılar.
Gittim... Gelir diye beklemediler.
Kaybolan gölgemi yollara sordum.
Getirdim yanıma ayı bir karış,
Ölçtüm ki dağların boyu bir karış,
Şehiri bir adım, köyü bir karış,
Damlada denizdir en küçük derdim.
Savurdum, eledim, seçtim zamanı,
Yaprak, yaprak tel tel açtım zamanı,
Haftada üç asır geçtim zamanı;
Nerye gittimse zamansız vardım.
Yırtıldı ruhlara çizdiğim resim.
Yazık! Kulaklara sığmadı sesim...
Yaşadığım şimdi "beşinci mevsim"
Çağın çilesini sırtıma sardım...
Abdurrahim KARAKOÇ
Düştü can evime dördüncü cemre;
Dünyayı üçüncü gözümle gördüm.
Dörtyüzseksenbeş gün çekti bir sene,
Onaltıncı aya takvimsiz girdim!
Aynalara baktım korku gösterdi,
Saatler her sabah kırkı gösterdi,
Namlular, nişanlar Türk'ü gösterdi;
Hayatım boyunca hedefte durdum!
Gül sundum yediler, koklamadılar.
Armağan can verdim saklamadılar.
Gittim... Gelir diye beklemediler.
Kaybolan gölgemi yollara sordum.
Getirdim yanıma ayı bir karış,
Ölçtüm ki dağların boyu bir karış,
Şehiri bir adım, köyü bir karış,
Damlada denizdir en küçük derdim.
Savurdum, eledim, seçtim zamanı,
Yaprak, yaprak tel tel açtım zamanı,
Haftada üç asır geçtim zamanı;
Nerye gittimse zamansız vardım.
Yırtıldı ruhlara çizdiğim resim.
Yazık! Kulaklara sığmadı sesim...
Yaşadığım şimdi "beşinci mevsim"
Çağın çilesini sırtıma sardım...
Abdurrahim KARAKOÇ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder